Yemek yemek, yalnızca fiziksel açlığı gidermek için ihtiyaç duyulan bir eylemden öte, kimi vakit duygusal zorluklardan kaçmak adına sığınılan bir …
Yemek yemek, yalnızca fiziksel açlığı gidermek için ihtiyaç duyulan bir eylemden öte, kimi vakit duygusal zorluklardan kaçmak adına sığınılan bir liman da olabiliyor. Yeme eylemi, özellikle duygularını sağlıklı yönetmekte güçlük çeken kişiler için, fiziksel bir ihtiyaç olmaktan çıkıp kaçış alanı haline gelebiliyor.
Günümüzün en yaygın görülen problemlerinden biri tıkanırcasına yeme bozukluğunu “Fiziksel olarak açlık hissedilmemesine rağmen, kontrolsüzce yemek ayrıca ardından pişmanlık hissetmek” olarak tanımlayan Psikolog Dr. Feyza Bayraktar, tıkanırcasına yeme bozukluğu özelinde açıklamalarda bulundu.
Sonu gelmeyen açlık hissinin altında, gizlenmiş bir yeme bozukluğu problemi olabileceğinin altını çizen Psikolog Dr. Feyza Bayraktar, her yaş grubunda görülmesi mümkün tıkanırcasına yeme bozukluğunu şöyle tanımlanıyor: “Tıkınırcasına yeme bozukluğu, kişinin rutininde yediği yiyecek miktarının çok daha fazlasını kısa bir vakit dilimi içinde kontrolden çıkmışlık hissi ile tüketmesi, devamında da suçluluk ayrıca pişmanlık hissetmesidir. Kişi, kendini iradesiz olarak etiketleyip depresif hisseder; ancak bu bir yeme bozukluğudur ayrıca psikolojik kökenlidir.”
Tek yeme atağında 3-5 bin kalori alınıyor
Günün her saatinde gerçekleşme ihtimali olsa da, yeme ataklarının daha çok akşamları tetiklendiğini belirten Bayraktar, özellikle evde yalnızken, herkesten gizli gerçekleşen tek bir yeme atağı sonucunda, ortalama 3-5 bin kalori alındığını söylüyor.
Sıkı diyetler ayrıca depresyon, ani yeme ataklarını tetkliyor
Çok sıkı diyetlerin yeme ataklarını tetikleyebileceğini söyleyen Bayraktar, “Can sıkıntısı, üzüntü, gerginlik gibi zorlayıcı duyguların yanı sıra, ani hayat değişimleri, iş stresi, performans kaygısı, ilişkilerde sınır koymakta zorlananma, her şeye “evet” demek zorunda hissetme ayrıca gereğinden fazla sorumluluk alma, kişilerde tıkınırcasına yeme bozukluğu riskini arttırır” açıklamasında bulundu.
Mutlaka destek alınmalı
Yeme bozukluğu belirtileri her ne kadar birbirine benzese de, her kişide farklılık gösterdiğini söyleyen Bayraktar, yeme bozukluğu şikayeti ile gelen kişinin türü ne olursa olsun, mutlaka bir hekim tarafınca görülmesi ayrıca sağlık kontrollerinin yapılması gerektiğini belirterek sözlerine şöyle devam ediyor: “Yeme bozukluğu tedavisi, bu alanda uzmanlaşmış bir psikoterapist ayrıca diğer alanlarda çalışan uzmanlarla iş birliği içinde yürütülmeli. Ben, danışanlarımla çalışırken süreci mutlaka bir dahiliye veya endokrinoloji uzmanı ile yürütüp gerektiği noktalarda da, bir psikiyatristin sürece dahil olması özelinde özen gösteriyorum. Yine, kişinin genel tablosu ayrıca ihtiyaçları doğrultusunda, beslenme uzmanları ile de iş birliği içinde oluyorum.”