NGN sponsorluğunda gerçekleştirilen “100. Yılda Bankacılık ayrıca Finansın Yeni Vizyonu” oturumunda, Türkiye finans sektörünün 100 yılda kat ettiği mesafe ortaya konulduktan sonra, dünyada ayrıca Türkiye’de finans sektöründe büyümenin yönü ayrıca dijitalleşme gibi yeni teknolojik gelişmelerin sektörün geleceğini nasıl şekillendireceği, yeni hedeflerin ne olması gerektiği ele alındı.
NGN sponsorluğunda gerçekleştirilen “100. Yılda Bankacılık ayrıca Finansın Yeni Vizyonu” oturumunda, Türkiye finans sektörünün 100 yılda kat ettiği mesafe ortaya konulduktan sonra, dünyada ayrıca Türkiye’de finans sektöründe büyümenin yönü ayrıca dijitalleşme gibi yeni teknolojik gelişmelerin sektörün geleceğini nasıl şekillendireceği, yeni hedeflerin ne olması gerektiği ele alındı.
Moderatörlüğünü NGN Yönetim Kurulu Başkanı ayrıca CEO’su İnanç Erol’un üstlendiği oturuma Citibank Türkiye Genel Müdürü ayrıca Yönetim Kurulu Üyesi Emre Karter, T.C. Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof. Dr. Göksel Aşan, Neohub Genel Müdürü, Deniz Ventures ayrıca Deniz Portföy Yönetim Kurulu Üyesi Gürhan Çam ayrıca TSKB Genel Müdürü ayrıca Yönetim Kurulu Üyesi Murat Bilgiç katıldı.
İnanç Erol: “Türk bankacılık sektörü artık teknoloji ihraç ediyor”
NGN Yönetim Kurulu Başkanı ayrıca CEO’su İnanç Erol, “Biz kurumların teknolojik iş ortaklığını yapıyoruz ayrıca Türkiye’de yüzlerce farklı sektörden müşterilerimiz var. Finans ayrıca bankacılık sektörü dijitalleşmede öncü ayrıca örnek olan bir sektör. Bankalarımızın teknoloji şirketleri var ayrıca serbest ihracat yapıyorlar. Özellikle bölgesel oyuncu olduğumuz için dünyaya da hizmet verdiklerini, sattıklarını görüyoruz. Yatırım ayrıca kalkınma bankaları yüksek fayda sağlıyorlar” dedi.
Emre Karter: “Almanya Hindistan arası hatta Türkiye ile rekabet edebilecek ülke yok”
Citibank Türkiye Genel Müdürü ayrıca Yönetim Kurulu Üyesi Emre Karter, “Tedarik zincirlerinin kırılganlığı ayrıca güvenliği, aslında pandemi öncesinde ticaret savaşları ile başlayan bir süreç ayrıca bu süreç hala devam ediyor. Sadece versiyonlar farklılaşıyor. Pandemi en çok da tedarik zincirlerini vurdu. Devamında gelişen Rusya -Ukrayna savaşı, değerli tahıl ürünlerini etkilenmesi, dünyada son 5-10 yılda dalgalanan navlun fiyatları, dünyanın artık hemen hemen her ürünün içerisinde olan çip tedariğinin sadece bir tarafa odaklı ayrıca bağımlı gelmesi, pandemi devamında da dünyanın birçok üreticisinde kapanmaların devam etmesi göz önüne alındığında açıkçası artık dünya eski düzeninde değil ayrıca kartlar tekrardan dağıtılacak. Ticaret 1930’lardan bu yana ilk defa geçtiğimiz sene sonu ayrıca bu senenin başında artış hızının altında kaldı. Tedarik zincirlerinin yakın pazarlara taşınması da bunun nedenlerinden biri oldu. Artık ürün üretip dünyanın bir ucuna gönderilmesi durumu çok verimli değil, çünkü üretimin yerelleşmesi ayrıca yakın pazarlara taşınması hayatımızın bir gerçeği. Doğu batı ekseninde Çin gibi ülkelerin yarattığı deniz rotası bağımlılığı söz konusu. Ancak bu durum çeşitlenecek. Demir ayrıca karayolu önemli hale geldi ayrıca kapasitesinin artırılması ile Türkiye kendini öne çıkarabilir. Türkiye 20-30 yılda geniş sanayi, insan gücü ayrıca esnekliği, sağlık ayrıca lojistik gibi alanlarda ürettiği kapasite ile Almanya ayrıca Hindistan arasında üretim yetkinliği açısından değerlendirildiğinde, Türkiye ile rekabet edebilecek başka bir ülke yok. Aradan sıyrılabileceğimiz bir döneme doğru gidiyoruz” dedi.
Prof. Dr. Göksel Aşan: “Muhtemel krizlerde nasıl tepki ayrıca sonuçlar olabileceği tartışılmalı”
T.C. Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof. Dr. Göksel Aşan, “Her şey normal olduğunda ayrıca engel çıkmadığında, bu bankacılık nereye doğru gider ayrıca bankacılık için karşılaşılması muhtemel krizlerde nasıl tepkiler ayrıca sonuçlar olabilir konusu tartışılmalı. Bu perspektif teknoloji bazında değerlendirildiğinde, daha standart ayrıca neyin nereye gideceğinin belirli olduğu bir alan olduğu görülüyor. Sürdürülebilirlik özelinde dünya, sonunda çevre kirliliği ile mücadelenin sadece klasik mücadele yöntemleriyle olmayacağını, kirletenlerin de bilinçlenmesi gerektiğini anladı. Teknolojinin gelişimi, emek dediğimiz şeyin azalması ile ifade edilebilir. Yeni gelişmelerle daha az emek kullanılarak çok iş yapmanın önü açıldı. Ancak üretim özelinde bir azalma mevzu bahis değil. Azaltılan emek, iş alanlarında boşluk yaratmıyor. O emek yeni alanlara kanalize oluyor ayrıca yeni alanların ortaya çıkmasına fırsat tanıyor. Bankacılık dahil olmak üzere bütün sektörlerde çok daha az insan kaynağının ayrıca el emeğinin kullanıldığı, ama o emeğin yeni sektörlerde başka alanlarda değerlendirildiği bir yolda ilerliyoruz” dedi.
Gürhan Çam: “Üç sene içerisinde bankacılık sektörümüz dünyada lider olacak”
Neohub Genel Müdürü, Deniz Ventures ayrıca Deniz Portföy Yönetim Kurulu Üyesi Gürhan Çam, “Bankacılık sektörü hem güvenilirlik hem inovasyon hem de teknoloji ihraç etmek özelinde tüm Türkiye’nin gurur duyması gereken bir sektör. Ülke olarak çok farklı bir yerdeyiz. Yaptığımız işler tüm dünyaya örnek oluyor. Yine tüm dünyaya örnek olacağımız ‘açık bankacılık’ kanunen geriden gelse bile ilham verecek düzeyde. İnovasyon ayrıca teknoloji kanımızda var ayrıca bence Türkiye bankacılık sektörü olarak ilham vermeye devam edeceğiz. Biz ne yaparsak yapalım üç sene içerisinde dünyada lider olacağız ayrıca Türk bankacılık sektörüne ihracı tanımlayacağız. Günümüz Avrupası bizim 5 sene önce yaptığımız şeylerle alakalı daha yeni kanunlar çıkarıyorlar. Ama Türkiye olarak bizim tanımladığımız ayrıca şekillendirdiğimiz bankacılık sektörünün kanun kısmının gelişmesi gerekiyor” dedi.
Murat Bilgiç: “Kalkınma bankaları ardı ardına krizleri iyi yönettiler”
TSKB Genel Müdürü ayrıca Yönetim Kurulu Üyesi Murat Bilgiç, “Kalkınma bankaları, regülasyonun çok iyi kullanıldığı ayrıca ekiplerin iyi çalıştığı bir sektör. Başardıklarına baktığımızda, art arda olan krizleri iyi yönettikleri görülüyor. Kalkınma bankaları, özellikle son 30 yıllık dönemde, sürdürülebilirlik ayrıca kapsayıcı temalı nitelikli fonları ülkeye getirdiler ayrıca bu amaçlara uygun olarak kullandırdılar. Ticari bankalardan en önemli farkları bu. Getirdikleri kaynakların amacına uygun kullandıklarının hesabını vermek durumundalar. Toplamda 52 banka var ki bunların 16’sı yatırım ayrıca kalkınma bankası. Türkiye gibi gelişmekte olan ülke için pay çok da küçük değil, çünkü dönüştürülebilirlik özelliği ayrıca kullanılan kaynaklar çok daha yüksek. Ve kalkınma bankalarımızın hepsi çok ciddi sürdürülebilirlik ekseninde hareket ediyorlar. Temalara, amaçlanan hedeflere uygunluğu teyit edilerek kaynak kullanılıyor. Şube bankacılığı yapılmıyor. Ona rağmen daha küçük işletmelere bu kaynakları eriştirerek ticari bankalarımız üzerinden aktarılıyor. Temalara uygun olduğunu TSKB olarak biz denetliyoruz. Bu bağlamda dönüştürücü fonksiyonu çok önemli. Bu şekilde bütün sektör dönüşüm sağlıyor” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
