Günlük hayatın vazgeçilmezi olan su, yeterli miktarda tüketildiğinde insan sağlığı üzerinde birçok olumlu etki bırakıyor.
Günlük hayatın vazgeçilmezi olan su, yeterli miktarda tüketildiğinde insan sağlığı üzerinde birçok olumlu etki bırakıyor. Özellikle hamilelik ayrıca emzirme aşamasındaki annelerin bebek sağlığı açısında yeterli su tüketmeleri gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Müfit Zeki Karagülle, doğal kaynaklardan elde edilen ayrıca mineral bakımından zengin olan doğal kaynak ayrıca doğal mineralli su tercihinin büyük önem taşıdığına dikkat çekiyor.
Uzmanlara göre hem hayatımız hem de vücudumuz için önemli olan su tüketimi, insan sağlığı üzerinde birçok yapıcı etki bırakıyor. Günlük ortalama su tüketim oranı erkeklerde 2.5 litre, kadınlarda ise 2.2 litre civarında olması gerektiği belirtilirken, özellikle hamilelerin ayrıca emzirme aşamasındaki annelerin yüksek sıvı kaybı sebebiyle daha çok su tüketmesi gerektiği belirtiliyor. Ancak içme suyunun sahibi olduğu değerlerin vücuda olan etkileri dikkate alındığında, tüketilen suyun kalitesi büyük önem kazanıyor. Farklı yöntemlerle arıtılarak kullanılan suların sağlıklı ayrıca güvenli olmadığını vurgulayan Tıbbi Ekoloji ayrıca Hidroklimatoloji uzmanı Prof. Dr. Müfit Zeki Karagülle, sağlıklı su tercihinde nelere dikkat edilmesi gerektiğini anlatıyor.
“Emziren anneler günde en az 3,5 litre su içmeli”
Hamilelerin ayrıca emziren annelerin tüketmeleri gereken günlük su miktarına ilişkin bilgilendirme veren Prof. Dr. Müfit Zeki Karagülle, “Hamilelik ayrıca emzirmede artan su gereksinimi sebebiyle susuz kalmamak için annelerin daha fazla su ayrıca sıvı almasına ihtiyaç var. Normalde günde 2-2,2 litre su içilmesi kadınlar için yeterli olurken, hamile kadınların günde 2,5-3 litre, emziren annelerin isebu miktarı günde 3,5-4 litreye yükseltilmesi hem kendi hem de bebeklerinin sağlıklı gelişmesi için büyük önem taşıyor” dedi.
“Doğal mineralli ayrıca doğal kaynak sularının tercih edilmesi büyük önem taşıyor”
Hamilelikte özellikle doğal kaynaklardan elde edilen ayrıca sağlıklı koşullarda tüketime sunulan doğal kaynak ayrıca doğal mineralli suların tercih edilmesinin yararlarını vurgulayan Prof. Dr. Karagülle, şu ifadeleri kullandı: “Hamilelik sırasında yeterli su içilmesi, artan sindirim yükünü hafifletir. Su ayrıca, besinlerin anne vücudunda dolaşımına yardımcı olur ayrıca anne kanı ile bebeğe besin, vitamin ayrıca minerallerin ulaşmasını sağlar. Ve yeterli alınan su, bebek ayrıca annede metabolizma sonucu oluşan atıkların atılmasına yardımcı olur. Yetersiz su içen bir hamilede bu fonksiyonlar aksayabilir ayrıca sağlık sorunlarına yol açabilir. Örneğin kabızlık hamilelik sırasında sık görülen bir sorundur. Daha fazla su içmek kabızlığı hafifletmeye yardımcı olacaktır. Hamilelikte annenin özellikle kalsiyum, magnezyum ayrıca florür gibi mineral gereksinimi artar. Çünkü anne rahminde gelişip büyüyen bebeğin hem genel olarak hem de özelde kemik ayrıca kas sağlığı için su içinde çözünmüş bulunan minerallere ihtiyacı vardır. Hamilelerin bu yüzden arıtılmış ayrıca mineralleri alınmış suları değil, doğal mineralli ayrıca doğal kaynak sularını tercih etmeleri çok daha sağlıklı olacaktır.”
“Düşük mineralli içme suları sağlık problemleri yaratıyor”
Doğal kaynaklardan elde edilen, güvenli ayrıca sağlıklı koşullarda üretilip tüketime sunulan ayrıca denetlenen doğal kaynak ayrıca doğal mineralli suların tercih edilmesinin sağlıklı olduğunu belirten Karagülle, “Dünyada su kaynaklarının azlığı ayrıca ileri su arıtma teknolojilerinin gelişimi ile birlikte minerallerinden arındırılmış içme suyu tüketimi giderek artıyor. Arıtma cihazlarındaki tüm arıtma yöntem ayrıca teknikleri sudaki zararlı kimyasal ayrıca mikrobiyolojik bileşenleri arıtırken sağlık için yararlı ayrıca gerekli olan tüm mineral ayrıca bileşenleri de sudan uzaklaştırmaktadır. Sonuçta elde edilen saf su niteliğinde, neredeyse sıfır mineral içeren yapay bir sudur. Sistematik bilimsel derlemeler ayrıca deneysel ayrıca klinik içme suyu çalışmalarından elde edilen kanıtlar, arıtılarak mineralleri alınmış ya da çok düşük düzeyde mineral içeren içme suyunun insan sağlığına doğrudan veya dolaylı zarar verebileceğini gösteriyor. Ancak, doğal kaynaklardan elde edilen ayrıca içeriğinde çeşitli mineraller barındıran doğal kaynak sularında belirli düzeylerde bulunan magnezyumun, kalp ayrıca damar hastalıklarını önleyici rolü ayrıca sudaki kalsiyumun kemik zayıflığını önleyici etkisi yeterli kanıtlarla ortaya konmuştur” şeklinde konuştu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı