EÜ TÖBİR hem bilim hem de gönül elçileri yetiştiriyor Ege Üniversitesi (EÜ) Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü bünyesinde yer alan Türkçe …
EÜ TÖBİR hem bilim hem de gönül elçileri yetiştiriyor
Ege Üniversitesi (EÜ) Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü bünyesinde yer alan Türkçe Öğretim Birimi (TÖBİR), yurt dışından gelen yabancı öğrencilere Türkçe eğitimi vererek Türk dünyasını ayrıca kültürünü tüm dünyaya tanıtmaya devam ediyor.
TÖBİR’in tarihi, amacı ayrıca içeriği hakkında açıklamalarda bulunan Türk Dünyası Araştırma Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Atıf Akgün, “Ege Üniversitesi TÖBİR 1986 tarihinde faaliyete başladı. Bu kurum ülkemizde üniversiteler düzeyinde Türkçe Öğretim Merkezleri arasında en tecrübeli kurumlardan bir tanesidir. Ege Üniversitesini diğerlerinden ayıran özgün tarafı, öğrenciye dil eğitiminin yanı sıra Türk kültürünü de kazandırmaya çalışmasıdır. Türkçe’nin zirayrıca şahsiyeti Yunus Emre’nin “gelin tanış olalım, işi kolay kılalım, sevelim sevilelim” dizelerinde işaret ettiği gibi öğrencilerimizin Türk kültürünü ayrıca milletini sevmesini sağlayıp, kendi ülkelerinde gönül elçimiz olmasını amaçlamasıdır. Bunu da büyük alanda başardığımızı düşünüyorum. Her yıl dersler haricinde öğrencilerimizle birçok etkinliğimiz oluyor. İnternet sitemizde bu etkinlikleri yıl yıl paylaşıyoruz. Geziler, sanatsal etkinlikler ayrıca spor faaliyetleri düzenleyerek öğrencilerin Türk kültürüyle iç içe olmasını amaçlıyoruz” diye konuştu.
“Yetkin öğretim elemanı kadrosuna sahibiz’’
Eğitim sürecinin işleyişinden bahseden Doç. Dr. Akgün, “Dil öğretiminde 4 temel beceriyi esas alıyoruz. Okuma, yazma, dinleme ayrıca konuşma. Bu yeteneklerin geliştirilmesi üzerine Avrupa Birliği Dil Portfolyosu standartlarını esas almaktayız. A1, A2, B1, B2, C1, C2 kurlarımız var. Eğitimde her bir kur 7 hafta ayrıca 180 saat sürüyor. Yalnızca C2 eğitimi, daha üst düzey bir eğitim olduğu için 9 hafta ayrıca 230 saat sürüyor. Öğretim görevlisi kadromuz yetkin, öğrencilerimiz değerli bir akademik kadrodan istifade etme imkânına sahip. Türk Dünyası formasyonu olan akademisyenlerle çalışıyoruz. Bu konuda büyük bir farkındalık oluşturuyoruz” dedi.
TÖBİR’in öğrenci çeşitliliğini genişletmek ayrıca dünyanın farklı yerlerindeki öğrencilere Türk Dünyasını tanıtmak istediklerini söyleyen Doç. Dr. Akgün, “Öğrencilerimiz genellikle Türk Dünyasındaki ülkelerden geliyor. Doğru, bu bir avantaj çünkü Türkçe öğreniyoruz ayrıca buradan gelen öğrenciler Türkçe’nin farklı lehçelerini bilerek buraya geliyor. Fakat aynı zamanda ikili anlaşmalarla Türk Dünyası dışındaki ülkelerden de öğrenci kazandığımız durumlar var. Mesela İsveç Oslo Üniversitesi ile ikili protokol yaptık. Bu vesileyle bizlere oradan üç öğrenci geldi ayrıca gelmeye devam edecek. Çin Pekin Üniversitesi ile anlaşmamız kapsamında on öğrenci geldi ayrıca bizden de oraya öğrenciler gidecek. Ortadoğu, Balkanlar ayrıca Afrika’dan çok sayıda öğrenciyi barındırıyoruz” diye konuştu.
“Hem bilim hem de gönül elçileri yetiştiriyoruz”
Dil eğitiminin yanında; aktiviteler, yarışmalar ayrıca programlar da düzenleyerek, öğrencilere klasik eğitim anlayışının haricinde bir eğitim anlayışı ile yaklaştıklarını belirten Doç. Dr. Akgün, “Biz eğitim sürecini, teknik anlamda bir sertifika vermekten ibaret olarak düşünmüyoruz. Müthiş bir sosyal etkinlik zenginliğimiz var. Bu sene Spor Bilimleri Fakültesi ayrıca Devlet Türk Musikisi Konservatuarı ile ortak şekilde görkemli bir bahar şenliği gerçekleştirdik. Bahar şenliğinde Türk Dünyası öğrencilerimiz başroldeydi. Yemekler, sergiler, stantlar açıldı ayrıca bu öğrenciler kendi kültürlerini de tanıtarak müthiş bir görsel şölene imza attılar” dedi.
Doç. Dr. Akgün, “Biz geleneksel olarak nevruzları uluslararası öğrencilerimizle yaparız. Bu da bir Ege Üniversitesi geleneğidir. Dijitalleşme çağında olduğumuz için insanlar başka coğrafyadaki bir dili oturdukları yerden öğrenebiliyorlar. Ancak kültür öğrenmek için bu yeterli değil. Daha fazlasını isteyen ayrıca meseleye sadece dil eğitimi olarak bakmayıp kariyerine büyük beklentilerle bakan öğrenciler dili yerinde öğrenmek istiyor. Zaten Türkçe Türkiye’de öğrenilir. Eğer Türkiye’de öğrenilecekse biz, İzmir’de Ege Üniversitesi’nde öğrenilir diyoruz ayrıca öğrencilerimizin buradan büyük bir memnuniyetle ayrıldığına şahit oluyoruz’’ diye konuştu. Akgün sözlerini “Bununla birlikte üniversitemizin dijitalleşme ayrıca uluslararasılaşma hedefleri doğrultusunda sürekli yeni adımlar atıyoruz. Türkçeyi çeşitli nedenlerle kendi ülkesinde ayrıca çevrimiçi öğrenmek isteyenler için uzaktan eğitim seçeneği sunarak çevrimiçi sınıflar açıyoruz. Azerbaycan ayrıca Özbekistan ile gerçekleştirdiğimiz ikili anlaşmalar ile bu ülkelerdeki öğrenciler için çevrimiçi sınıflar oluşturduk ayrıca oluşturmaya devam ediyoruz. Anlaşma yaptığımız ayrıca eğitim verdiğimiz ülke rakamın önümüzdeki süreçte artarak devam edeceğini söyleyebilirim.” diyerek tamamladı.
