tarımenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,4375
EURO
34,7411
ALTIN
2.439,70
BIST
9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
17°C
Pazar Az Bulutlu
18°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
17°C
Salı Az Bulutlu
18°C

CHP Sakarya Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka’nın İstanbul Sözleşmesi Açıklaması

Tam adı “Kadınlara Yönelik Şiddet ayrıca Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ayrıca Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi” olan İstanbul …

CHP Sakarya Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka’nın İstanbul Sözleşmesi Açıklaması
31.07.2022 12:21
0
A+
A-

Tam adı “Kadınlara Yönelik Şiddet ayrıca Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ayrıca Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi” olan İstanbul Sözleşmesi, 11 Mayıs 2011 yılında İstanbul’da imzaya açıldı. Bilindiği gibi; Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi, 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe girdi. Bugün sözleşmenin 8. yıl dönümünü kutlamamız gerekirken, tekrardan uygulanması için hukuki ayrıca siyasi mücadele veriyoruz.

Cumhuriyet tarihine geçecek olan bu hak mücadelesini gelin hep beraber hatırlayalım:

Erdoğan 19 Mart’ı 20 Mart’a bağlayan gece yarısı kararname ile kadınların can simidi olan İstanbul Sözleşmesi’ni hukuksuzca feshetti. Milyonlarca kadının eşitlik ayrıca yaşam hakkının güvencesi gasp edildi.

Bu kararın yayımlandığı gün olan 20 Mart 2021’de, Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Merkez Yönetim Kurulu’nu ayrıca Parti Meclisi’ni olağanüstü toplantıya çağırdı. Toplantıda bu kararın yok hükmünde olduğu kararı alındı. Derhal partimizin kadın yöneticileriyle birlikte Genel Merkez’de medya açıklaması yaptık. Açıklamamızda “Meclis’te oy birliğiyle kabul edilmiş olan İstanbul Sözleşmesi, milletin iradesi yok sayılarak feshedilemez. Meclis yok sayılmış, Anayasa’mız ayaklar altına alınmıştır” dedik.

Ardından Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak kadın örgütleri ile birlikte yurdun dört bir yanında alanlara çıkıp medya açıklamaları yaptık. “Kadınlar 1’den büyüktür” diye haykırdık.

29 Mart’ta Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu önderliğinde MYK ayrıca PM üyelerimiz, Milletvekillerimiz, Kadın Kolları MYK Üyeleri ayrıca 81 ilden gelen Kadın Kolları İl Başkanımızla birlikte Genel Merkez’de bir medya açıklaması yaptık. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Danıştay’a başvuruda bulunduğumuzu kamuoyuna açıkladık. İstanbul Sözleşmesi’nin fesih kararını durdurma talebiyle açtığımız bu dava ile Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunun ispatlanmasını istedik. Partimizin yanı sıra 200’ü aşkın sivil toplum kuruluşu iptal davası açtı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünde, haftalık grup toplantılarımızda ayrıca ilgili komisyonlarda İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmediğimizi defalarca dile getirdik. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi bünyesinde İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkan çalışmalar yürüttük.

Danıştay’dan yanıt beklerken 30 Nisan 2021’de Resmi Gazete’de yine bir gece yarısı kararı yayımlandı. Şahsım hükümetinin imzası bulunan kararda, İstanbul Sözleşmesi’nin fesih tarihinin 1 Temmuz olduğu ilan edildi. Bu kararın yargıya talimat niteliği taşıdığı çok netti.

Yaşanan tüm hukuksuzluklara isyan ettik ayrıca 19 Haziran 2021 yılında binlerce kadınla “İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmiyoruz” diyerek İstanbul Maltepe Mitingi’ni gerçekleştirdik.

28 Haziran 2021’de, Cumhurbaşkanlığı savunma yaptı ayrıca “devletin yüksek menfaatini ilgilendiren işlemlerine karşı yargı yolunun kapalı olduğu” bildirildi. Hangi yüksek menfaat, kadınların yaşam hakkından daha değerli olabilir? Cumhurbaşkanı nasıl olur da Anayasa’yı yok sayabilir? Yürütme makamı, hangi hakla kendisini yasamanın yerine koyabilir?

Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen savunmayı “emir” kabul eden Danıştay, 29 Haziran 2021 yılında “yürütmeyi durdurma” talebimizi reddetti. Bunun üzerine Danıştay’a fesih kararının iptali için başvurduk ayrıca bu hukuksuzluğa bir an önce son vermesi için çağrılar yaptık. Nihayetinde Danıştay 10. Dairesi 28 Nisan 2022’de iptal davalarını esastan görüşmeye başladı.

Sizlerin de çok iyi bildiği üzere ilk duruşmada 73 barodan 1000’i aşkın avukat, kadın dernekleri, siyasi partilerin temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ayrıca Türkiye’nin dört bir yanından gelen kadınlarla duruşma salonunu hınca hınç doldurduk. Sözleşmeden çekilmenin, Anayasa’daki eşitlik ilkesinden vazgeçildiği ayrıca kadınların canıyla oynamak anlamına geleceğini dile getirdik. Örgütlü gücümüzle 7, 14 ayrıca 23 Haziran’daki Danıştay davalarına katılarak, “Bu yanlıştan dönün!” çağrımızı yineledik.

Tüm duruşmalarda, Danıştay Savcıları, fesih işlemin iptaline karar verilmesini istedi.

Gelgelelim Danıştay 10. Dairesi, 19 Temmuz 2022’de İstanbul Sözleşmesi’nin feshine ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararının iptal istemini 2’ye karşı 3 oyla reddetti. Danıştay, bu kararıyla “Padişahım çok yaşa!” demiş oldu ayrıca hukukun üstünlüğünden değil, üstünlerin hukukundan yana tavır aldı. Danıştay savcılarının gerekçeli kararda belirttikleri hukuki argümanlar yok sayıldı. AKP döneminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 1. Hukuk Müşaviri iken Danıştay’a atanan Lütfiye Akbulut ise bu atamanın hakkını verdi ayrıca fesihten yana oy kullandı.

Saray’ın talimatıyla alınan kararda yer alan ifadelerin aksine, “Türk yasaları kadınları korumak için yeterli” değildir!

Karşı oy kullanan üyelerin de altını çizdiği gibi, “Anayasa’nın 7’inci maddesinde yasama yetkisinin Meclis’e ait olduğu ayrıca devredilmesinin mümkün olmadığı” hükümleri çok nettir. Sözün kısası bu karar Anayasa’ya aykırıdır!

Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu yok sayanlara tekrar hatırlatıyoruz: Hiç kimse Anayasa’dan üstün değildir. Hiç kimse Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden üstün değildir!

Biz kadınlar, yaşam hakkımızın sizin eşitlik karşıtı karanlık zihniyetiniz tarafınca elimizden alınmasına asla izin vermeyeceğiz. Tek adamın hukuksuz uygulamalarını savunanlara inat, hukukun üstünlüğünden yana tavır almaya devam edeceğiz.

Yol haritamız belli: öncelikle Danıştay’ın İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’na başvurarak, karara itiraz edeceğiz. İç hukuk yolları ile İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe girmesi sağlanmadığı takdirde, Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız.

Tek adama karşı, “Adam Tek! Biz Çoğuz!” şiarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz.

Biz kadınlar, direniş destanı yazmaya devam edeceğiz!

Kimse umutsuzluğa kapılmasın. Az kaldı… İktidara geldiğimizde ilk 24 saat içerisinde İstanbul Sözleşmesi’ni yürürlüğe sokacağız. Tüm hükümlerini uygulayarak kadına ayrıca çocuğa yönelik şiddet ile kadın cinayetlerinin nasıl durdurulacağını göstereceğiz. Eşitlikçi bakış açımızı hayata geçirerek, kız kardeşlerimizin canice katledilmesine, kadın katillerinin cezasızlıkla ödüllendirilmesine geçit vermeyeceğiz.

İstanbul Sözleşmesi’nden de 6284 sayılı Ailenin Korunması ayrıca Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Kanunu’ndan da kazanılmış haklarımızdan da asla vazgeçmiyoruz. Bu haklar bizim can simidimizdir. Haklarımızı tek tek budamaya heves edenlere, Cumhuriyetimizin kararlı savunucuları ayrıca eşitlik mücadelesinin neferleri olarak sesleniyoruz: Haddinizi Bilin!

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Sponsorlu Bağlantılar: - sosyal içerik platformu - ETSY Blog - uygulama fikirleri - vize başvurusu islami sohbet müzik indir dini sohbet sohbet dijital pazarlama ajansi dijital pazarlama elektronik sigara grup sex deneme bonusu deneme bonusu veren siteler betvolegiris.co van escort