tarımenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,3290
EURO
35,0804
ALTIN
2.292,31
BIST
8.982,75
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Açık
20°C
İstanbul
20°C
Açık
Cuma Az Bulutlu
23°C
Cumartesi Az Bulutlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C

Yeni medya okuma ve yazma alışkanlıklarını değiştirdi

Yazarlık da dönüşüme uğradı! Sosyal medyanın yaygınlaşması ile birlikte yazarlık da dijital mecralar ile etkileşime girdi. Sosyal basın …

Yeni medya okuma ve yazma alışkanlıklarını değiştirdi
22.08.2022 15:06
0
A+
A-

Yazarlık da dönüşüme uğradı!

Sosyal medyanın yaygınlaşması ile birlikte yazarlık da dijital mecralar ile etkileşime girdi. Sosyal basın mecralarının çok popüler hale gelmesiyle insanların kendilerini ifade etmenin yeni yollarını bulduklarını belirten Doç. Dr. Gül Esra Atalay, yazılan içeriklere bakıldığında dilbilgisi kurallarına uyulmadığını ayrıca özellikle gençlerin yazım kurallarını önemsemediğini ifade ediyor. Atalay, yeni medyanın okuma ayrıca yazma alışkanlıklarını değiştirdiğini vurgulayarak artık e-okuma ya da ekran okuma gibi kavramların kullanılmaya başlandığına dikkat çekti.

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Doç. Dr. Gül Esra Atalay, sosyal basın ile birlikte dönüşüme uğrayan yazarlık ile ilgili görüşlerini paylaştı.

Yazmak benliği sunma biçimi oldu

Sosyal medyanın yaygınlaşması ile birlikte birçok farklı kültürel alan gibi yazarlığın da dijital mecralarla etkileşime girdiğini belirten Doç. Dr. Gül Esra Atalay, “Son yıllarda sosyal basın mecralarının çok popüler hale gelmesiyle insanlar kendilerini ifade etmenin ayrıca benlik sunumun yeni yollarını buldular. Dolayısıyla bu mecralarda yazmak da bir benliği sunma biçimi haline geldi.” dedi.

Sosyal medyada katılımcı kültür oluştu

Doç. Dr. Gül Esra Atalay, dijital metinlerin klasik metinler gibi tekil ayrıca bağımsız yapılar değil, oluşturuluş biçimleri sebebiyle bozulmaya, yeniliğe ayrıca değişime açık, sürekli değişen kolajlar olduğunu söyledi ayrıca sözlerine şöyle devam etti:

“İnternetteki, sosyal medyadaki paylaşım ekonomisi sebebiyle şiir ya da diğer edebi türleri, onları oluşturan ayrıca okuyan topluluklardan ayrıca platformlardan bağımsız olarak ele almak mümkün değil. Sosyal basın mecralarında paylaşılan içeriklerin dolaşıma girmesiyle bir ‘katılımcı kültür’ oluştu. Sosyal basın kullanıcıları, daha önceki kitle iletişim araçlarında örneğin kitapta olduğu gibi önceden şekillendirilmiş mesajları alımlayan pasif tüketiciler olmaktan çıkarak paylaşım, yorum ayrıca beğenileri ile basın içeriğine katkı sağlayan, onu şekillendiren aktif bir pozisyona geçtiler. Dolayısıyla sosyal basın mecralarında hem okur hem yazar olarak yer alıyoruz.”

Gençler yazım kurallarını önemsemiyor

Sosyal medyada yaygın olarak kullanılan, kabul gören, normal olan dilin edebiyat olma iddiasındaki yayınlarda da kullanılır olduğunu ifade eden Doç. Dr. Gül Esra Atalay, “Sosyal medyadan paylaşılan içeriklere baktığımızda ise yazım dilinin klasik kurallarının görmezden gelindiğini, önemsenmediğini, noktalama işaretleri ya da dil bilgisi kurallarına uyulmadığını görüyoruz. Özellikle gençler sosyal medyada yazarken bu kuralların önemli olmadığını düşünüyorlar. Önceki yıllarda Üsküdar Üniversitesi’nde “netiket” yani internetteki davranış kurallarına uyum özelinde lise ayrıca üniversite öğrencilerini karşılaştıran bir araştırma gerçekleştirmiştik ayrıca bu araştırma sonuçları da gençlerin sosyal medyada yazım kurallarının önemsiz olduğunu düşündüklerini göstermişti.” dedi.

Yazar ayrıca okur etkileşimi kolaylaştı

Dijital teknolojilerle ayrıca yeni medyayla birlikte yeni bir yazar türünün ortaya çıktığına göze çarpan Doç. Dr. Gül Esra Atalay, “Bu yazar, okurla kurduğu etkileşimi eserine de yansıtabilen, okurdan aldığı yorumlar, dönüşlerle eserini güncelleyebilen bir yazar. Yeni basın okuma yazma alışkanlıklarını değiştirdi. E-okuma ya da ekran okuma gibi kavramlar kullanılmaya başlandı. Artık basılı bir kitabı okumak yerine ekrandan da kitap okumak mümkün ayrıca bu gittikçe yaygınlaşıyor. Yeni medyada yazar-okur etkileşimi artık çok daha kolay hale geldi.” diye konuştu.

Sosyal basın dili klişelere dayanıyor

Yeni yazarların seslerini duyurabilmeleri, hatta özgürce eserlerini yazarak kitlelere ulaştırabilmelerinin de yeni basın teknolojileri ile kolaylaştığını vurgulayan Doç. Dr. Gül Esra Atalay, “Ücretsiz platformlarda kitap yazabilmek ayrıca dağıtmak ekonomik olarak avantaj sağlıyor. Bugün kitabevlerinin raflarını sosyal medyanın diliyle yazılmış, derinlik ayrıca özenden yoksun kitaplar dolduruyor. Sosyal basın mecralarının kendine has bir yapısı ayrıca buna uygun bir dil kullanım kültürü var. Bu, yazılı kültürden çok sözlü kültürden beslenen, dolayısıyla dilbilgisi, imla kuralları gibi geleneksel yazarlıkta çok önemli olan hususların önemsizleştiği bir kültür. Sosyal basın dili klişelere, kuralsızlığa, tekrara dayanıyor. Sosyal medyanın popülerliği ayrıca çok yoğun şekilde kullanılması buradaki alışkanlıkların kitapları da etkisi altına almasına neden oluyor.” dedi.

Yeni basın yayınevi ayrıca editörü süreçten çıkardı

Herkes yazabileceğini ayrıca yazılan metnin değerini ise okuyucu belirlediğini belirten Doç. Dr. Gül Esra Atalay, “Özellikle yeni basın mecraları yayınevi ayrıca editör gibi karar vericileri süreçten çıkartarak bireylerin istedikleri serbestlikte yazmalarına imkan tanıdı. Dolayısıyla isteyen herkes kendisini ‘yazar’ olarak tanımlayabilir. Yazılan metinlerin hatırı sayılır bir okuyucu kitlesi edinip edinmemesi ise işin diğer yüzü.” ifadelerini kullandı.

Metinler titizlikten uzak oluyor

Dijital platformların şiirler, hikayeler ayrıca romanların görselleştirilebildiği, farklı formlarla ilişki içerisinde transbasın şeklinde kurgulanabildiği bir olanaklar dünyası sunduğunu belirten Doç. Dr. Gül Esra Atalay, “Wattpad gibi platformlar bu deneyimin yaşandığı dijital mekanlar. Bunlar da birer sosyal basın mecrası. Hem hikaye, kitap yazılabiliyor hem de yazılmış olanlar okunabiliyor. Bu platformların geleneksel yayıncıların yazar üzerindeki hakimiyetini ayrıca eşik bekçisi rollerini ortadan kaldırarak yayıncılık faaliyetini demokratikleştirici bir işlevi de olabiliyor. Fakat herhangi bir editöryel süreçten geçmeyen bu metinler edebiyatın sahibi olduğu titizlik, özen ayrıca gerekliliklerden uzak oluyor.” diye konuştu.

Kendi tarzını yaratan iyi yazarlar çıkacaktır

Doç. Dr. Gül Esra Atalay, Wattpad’de yayımlandıktan sonra yayınevlerinin dikkatini çekerek basılan kitapların da olduğunu söyledi ayrıca sözlerini şöyle tamamladı:

“Bunların hedef kitlesi gençler. Belirli bir kuşağa hitap ediyor. Dijital çağın içerisine doğmuş, dijital medya, sosyal basın kültürüyle büyümüş bir jenerasyonun ürünleri olduklarını söyleyebiliriz. Bu metinler sosyal medyanın dilini ayrıca tarzını yansıtıyor, kolay tüketime uygun metinlerden oluşuyor. Öte yandan bu bir kuşak meselesi. Gençler her dönem eski formları reddeder, kendi tarzlarını getirirler. Dolayısıyla bu kuşaktan da mutlaka kendi tarzlarını yansıtan iyi yazarlar çıkacaktır.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Sponsorlu Bağlantılar: - sosyal içerik platformu - ETSY Blog - uygulama fikirleri - vize başvurusu