Gaziemir Emrez’de 16 yıl önce tespit edilen 500 bin tondan fazla radyoaktif atığın temizlenme sürecindeki gizliliğe karşı ortak medya açıklaması yapıldı.
Gaziemir Emrez’de 16 yıl önce tespit edilen 500 bin tondan fazla radyoaktif atığın temizlenme sürecindeki gizliliğe karşı ortak medya açıklaması yapıldı. İzmir’in Çernobil’i Temizlensin Komisyonu, iş makinelerinin alana girmesinin üzerine çalışmaların ölümcül sonuçlara neden olabileceğinin altını çizerek Çevre, Şehircilik ayrıca İklim Değişikliği Bakanlığı başta olmak üzere sorumlu kurumlara 14 soru sordu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Gaziemir Belediyesi, meslek kuruluşları ayrıca çevreci hukukçuların yer aldığı İzmir’in Çernobil’i Temizlensin Komisyonu, Gaziemir’in Emrez Mahallesi’ndeki eski kurşun döküm fabrikasının bahçesinde 16 yıl önce tespit edilen tehlikeli atık ayrıca radyoaktif maddelerin temizlenme sürecinin şeffaf yürütülmesi çağrısıyla medya açıklaması düzenledi. Açıklamaya İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu, Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, TMMOB’a bağlı odaların ayrıca çevre örgütlerinin temsilcileri, İzmir Tabip Odası ile İzmir Barosu temsilcileri, akademisyenler, meclis üyeleri, muhtarlar ayrıca çevre halkı katıldı.
Sirenler eşliğinde “Duran Adam” eyleminin yinelendiği toplantıda sürecin bölge halkı üzerine etkileri, hukuki süreçleri hakkında bilgilendirmeler verildi. Komisyon adına ortak medya açıklamasını Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Çevre Komisyonu üyesi Helil İnay Kınay yaptı.
“Hala resmi açıklama yapılmadı”
Emrez süreciyle ilgili 2021’den beri yürütülen hukuksal mücadeleyle ilgili yaşanan süreci anlatan Kınay, tüm çağrılara rağmen Çevre, Şehircilik ayrıca İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan ayrıca görevli kurumlardan ciddi bir cevap alınmadığını söyledi. Kınay, “Bu kirli belirsizlik sürerken geçtiğimiz günlerde basında arazinin sahiplerinin bir şirketle anlaştıkları, yakın zamanda temizlik çalışmalarına başlanacağı haberleri yer aldı. Buna rağmen hala bir resmi açıklama yapılmadı” dedi. İzmir halkı olarak sürecin takipçisi olacaklarını ifade eden Kınay, “Alandaki atıkların çevre ayrıca halk sağlığına yönelik daha fazla tehdit oluşturmaması için temizlik süreci ile ilgili yapılacak çalışmaların hazırlık aşamasından itibaren tamamlanıncaya kadar şeffaf yürütülmesi, bağımsız uzmanlar tarafınca denetlenmesi, kamuoyunun şeffaf ayrıca sağlıklı şekilde bilgilendirilmesi büyük önem taşımaktadır. Alanın temizlenmesinin yanı sıra benzer yasa dışı atık ticaretinin önüne geçilmesi için buradaki radyoaktif atıkların nereden kimler tarafınca getirildiği mutlaka ortaya çıkarılmalıdır. Tüm adli ayrıca idari kurumları göreayrıca çağırıyoruz” şeklinde konuştu.
Sorulara yanıt bekleniyor
Kınay komisyon ayrıca kamuoyu adına Çevre, Şehircilik ayrıca İklim Değişikliği Bakanlığı’na, Nükleer Düzenleme Kurulu’na ayrıca tüm ilgili kurumlara şu 14 soruyu sordu:
1- Atıkların miktarı ayrıca alandaki dağılımına yönelik tespit çalışması yapılmış mıdır?
2- Alandaki radyoaktif ayrıca tehlikeli atıkların bölgeden uzaklaştırılması özelinde neler yapılmıştır?
3- Haberlerde geçen temizleme çalışmalarına ilişkin hazırlanmış bir proje var mıdır?
4- Alanda mevcut kirlilik ayrıca etkilerine yönelik izleme ayrıca ölçümler düzenli olarak gerçekleştirilmekte midir?
5- Bölgede sağlık taraması ayrıca izleme çalışması yapılmış mıdır?
6- Ülkemize girişi yasak olan nükleer atıkların bölgeye nasıl geldiği özelinde çalışma yapılmış mıdır?
7- Sürecin sorumluları hakkında yürütülen hukuki süreç ayrıca çalışmalar nelerdir?
8- Bölgedeki çalışma hangi kurumlar tarafınca yürütülecektir?
9- İlgili kurumların alanda yürütülecek çalışmalara ilişkin programı, takvimi ayrıca süreci nedir?
10- Bu projeye ilişkin ÇED süreci yürütülecek midir?
11- 10 Ağustos 2017’de olumlu bulunan ÇED raporuna göre faaliyet yapılacaksa ona ilişkin yapılan itirazlar dikkate alınmış mıdır?
12- Atıkların ayrıştırılması ayrıca taşınması sırasında ortaya çıkacak kirliliği önleyecek ne gibi tedbirler alınacaktır?
13- Çalışmaların denetimi kim tarafınca yapılacaktır?
14- Gaziemir’in 16 yıllık sürecinden sorumlu kurumlar tarafınca yapılan çalışma ayrıca denetimler güvenli midir? Bağımsız bir denetim süreci gerçekleştirilecek midir?