-Çevre, İklim ayrıca Sağlık için İşbirliği Projesi (ÇİSİP) kapsamında bir araya gelen STK ayrıca kurumlar, ‘Pestisitler ayrıca Sağlığa Etkileri’ raporunu yayınladı
Çevre, İklim ayrıca Sağlık için İşbirliği Projesi (ÇİSİP) kapsamında bir araya gelen STK ayrıca kurumlar, ‘Pestisitler ayrıca Sağlığa Etkileri’ raporunu yayınladı
2015’ten sonra önemli ölçüde artış gösteren pestisit kullanımına dikkat çekmek için, Türkiye’de ilk kez çevre alanında çalışan bir STK ile halk sağlığı uzmanları pestisitlerle ilgili bir rapora birlikte imza attı
Sadece tarım alanlarında değil, şehirlerde de yoğun olarak kullanılan pestisitler, yani tarım zehrinin etkisi, anne karnındaki fetüsten anne sütüne, çeşme suyundan okul bahçesine ve yürüyüş alanlarına kadar her yerde görülebiliyor
Raporda gıdalarda birden fazla pestisit kalıntısı bulunduğuna, yani gıdaların daha tehlikeli olan ‘pestisit kokteyli’ içerdiğine dikkat çekiliyor
Karar vericilere ‘ulusal pestisit eylem planı’ hazırlama çağrısı yapılıyor
Resmi verilere göre, özellikle 2015 tarihinden sonra önemli ölçüde artış gösteren pestisit kullanımı sebebiyle Türkiye’de ilk kez çevre alanında çalışan bir STK ile halk sağlığı uzmanları, pestisitlerin sağlık etkileriyle ilgili bir rapora birlikte imza attı. Çevre, İklim ayrıca Sağlık İçin İşbirliği Projesi (ÇİSİP) kapsamında bir araya gelen Sağlık ayrıca Çevre Birliği (HEAL), Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER), Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı ayrıca Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nden uzmanlar, ‘Pestisitler ayrıca Sağlığa Etkileri’ raporunu yayınladı.
PESTİSİT GIDA AÇLIĞINA ÇARE DEĞİL
‘Pestisitler ayrıca Sağlığa Etkileri’ raporuna göre, dünya çapında glifosat bazlı 750 farklı pestisit formülasyonu bulunuyor. Her üreticinin farklı oranlarda aktif bileşen ayrıca formülü bulunduğu için, pestisitlerin yarattığı etki de aynı oranda karmaşık. 2018’de dünyada pestisit ticaretinin 6 milyon tona ayrıca 38 milyar dolara ulaştığı tahmin ediliyor. Pestisit kullanımının kısa vadeli ekonomik faydası, insan sağlığı ayrıca çevre pahasına oluyor. Pestisitle artan gıda üretimi, dünyada yaşanan ciddi açlık sorununu da bitirmedi. Gıdalarda birden fazla pestisit kalıntısı bulunuyor, yani gıdalar ‘pestisit kokteyli’ içeriyor. Bazı durumlarda daha yüksek toksisite ile sonuçlanan sinerjik etkileşimler görülüyor.
Pestisitlerin yaygın kanının aksine, sadece tarımsal üretimde değil, şehirlerde haşere ayrıca kemirgenlerle mücadele de kullanıldığı, kentsel alanlardaki pestisit maruziyetinin de tarım alanlarındaki kadar önemli olduğuna dikkat çekiliyor. Pestisitlerin, emilim, süzülme, buharlaşma, sprey sürüklenmesi ayrıca yüzey akışı gibi yollarla kullanıldıkları alanlar haricinde çevresel ortamlara geçebildiğine, canlıların gıdaların yanı sıra evde, okulda, iş yerinde, kısacası her yerde pestisitlere maruz kaldığına göze çarpan raporda, pestisitlerin hayati tehlike yaratan sağlık sorunlarına yol açtığı vurgulanıyor.
Akut zehirlenmelerin yanı sıra her yıl kullanılan yüzlerce ton pestisit insan sağlığı için ciddi risk teşkil ediyor. Türkiye Ulusal Zehir Danışma Merkezi’nin (UZEM) 2021 yılı verilerine göre, UZEM’e başvuran 217 bin 323 vakadan 8 bin 945’i tarım kimyasallarına maruz kalmış.
ÇOCUKLAR DA RİSK ALTINDA
Çalışmada pestisitin etkilediği gruplar şöyle açıklanıyor: “Maruz kalan yüksek risk grupları arasında pestisit üretiminde çalışanlar ayrıca tarım işçileri bulunuyor. Bunun haricinde anne karnındaki fetüs etkileniyor. Pestisit anne sütüne de geçiyor, dolayısıyla bebekler etkileniyor. Çeşme suyundan okul bahçesine kadar her yerde pestisit bulunuyor, dolayısıyla her kesimden insan pestisitlerin olumsuz etkilerine maruz kalıyor. Pestisitler okullar, park ayrıca bahçelerde de yaygın olarak kullanılıyor. Okul binalarında kullanılan pestisitler, kitaplar, raflar, sıralar ayrıca duvarlara yapışabilme özelliğine sahip. Çocuklar buralara temas ettiğinde, pestisit kalıntılarını bünyelerine alabiliyor.”
Pestisitlerin sağlığımız için büyük bir endişe kaynağı olduğuna dikkat çeken Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Melike Yavuz, “Pestisitlerin sağlığa zararları özelinde bilimsel veriler artış gösteriyor. Buna rağmen Türkiye’de pestisit satış ayrıca kullanımı arttı. Hastalık ayrıca sağlık zararını önlemek için, insanların zararlı pestisitlere maruz kalmasını azaltacak önlemleri acilen almamız gerekiyor” diyor.
KANSER İLE YAKIN İLİŞKİ
Halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Çiğdem Çağlayan ise pestisitlerin sağlık etkisi özelinde şunları söylüyor: “Araştırmalar hem çocuklarda hem de yetişkinlerde pestisitler ile kanser gelişimi arasında yakın ilişki olduğunu gösteriyor. Bunun yanı sıra pestisitler depresyon, dikkat eksikliği, zeka geriliği, parkinson, alzheimer, genetik, endokrin, sinir sistemi ayrıca üreme hastalıklarının oluşumunda rol oynuyor.”
Öte yandan Buğday Derneği Genel Müdürü Batur Şehirlioğlu, pestisit kalıntısı sebebiyle 2021 tarihinde AB ülkelerinden Türkiye’ye 372 duyuru yapıldığını belirtiyor. Mevzu Bahis rakam, önceki üç yıl ortalamasının yaklaşık üç katı; 2022’nin ilk yarısında ise duyuru sayısı 259’a yükseldi.
Şehirlioğlu şöyle konuşuyor: “Tarım ayrıca Orman Bakanlığı’nın, pestisit kalıntıları özelinde iç pazarda yaptığı denetim sonuçlarının şeffaflıkla paylaşılmaması ayrıca ihraç edilen ürünlerde pestisit kaynaklı bildirimlerin artması, iç pazara sunulan ürünlerde daha fazla pestisit bulunabileceğine dair tüketicilerde endişe yaratıyor. Diğer yandan tarım zehirlerine mahkum değiliz. Dünyada ayrıca Türkiye’de pek çok çiftçi zehirsiz gıda üretiyor. Pek çok proje ayrıca yürütülen uygulamalar, entegre zararlı yönetimini ihtiva eden kademeli bir geçiş süreci ile pestisitlere dayalı konvansiyonel tarım sisteminin yerini agroekolojik, organik ayrıca onarıcı tarıma bırakabileceğini gösteriyor.”
SULARIMIZDAKİ 49 KİRLETİCİ MADDENİN 33’Ü PESTİSİT
Pestisitlerin içme suyunda etkisi de raporda yer alan başlıklar arasında. Özellikle yeraltı su kaynaklarının kullanıldığı kırsal bölgelerdeki içme suları için de ciddi bir tehdit söz konusu. Tarlalarda kullanılan pestisitlerin kuyu sularına karışması onlarca yıl sürebiliyor, ancak tarım bölgelerinde yoğun olarak kullanılması sağlık sorunları yaratıyor.
Türkiye’deki su kalitesine ilişkin bilgilere de yer veren çalışmaya göre, sularımızda tespit edilen 49 mikro kirleticinin 33’ü pestisit. Ve raporda, pestisitlere yönelik yeterli filtreleme/arıtma olmadığına dikkat çekiliyor.
ULUSAL PESTİSİT EYLEM PLANI HAZIRLANMALI
Raporda, Tarım ayrıca Orman Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı’nın öncülüğünde, ilgili sektörlerle iş birliği içinde, tarım ayrıca gıda sektörüne yönelik ‘zehir içermeyen ulusal eylem planı’ oluşturulması talep edildi. Ve AR-GE faaliyetlerinin sayı ayrıca kapsamının artırılması, çiftçilerin bilgilendirilmesi, pestisit kullanımının sonlandırılması çağrısında bulunuldu.
Türkiye’nin pestisitlerden çıkış için tarih belirlemesi istenirken, bu tarih çerçevesinde ulusal eylem planı ayrıca yol haritası üzerinde titizlikle çalışılmalı vurgusu yapıldı, “Zehirsiz tarım ayrıca gıda uygulamaları Tarım ayrıca Orman Bakanlığı’nın temel politikası haline gelmeli” ifadesi kullanıldı.